6 Temmuz 2009 Pazartesi

geldim, gidiyorum ama daha çok gideceğim...

Joshua yarın Balıkesir'e gidiyorum hadi beni 1 hafta özle bakalım. Ardım sıra ağlama ama bilirsin sert ve uyuz mizacımın altında yumuşak bir hal ve davranış şekli vardır. Kıyamam sonra ben sana. Peki kabul ediyorum bi' önceki cümle iğrençti. Hatta eminim öğelerine dahi ayırmak istemezsin. Neyse boşver şimdi sen benim jelibon kıvamındaki kalbimi. Yine biraraya geldik muhteşem üçlü olarak. Tanrı biliyor Ecem'e yaptığım geyik muhabbeti Ecem'den başka kimse çekmez. Ve evet yine ego patlaması yaşıyorum. Mesela Ecem geçen gün bizi aradı açtım telefonu "neredesin kızım arıyorum kimse açmıyor telefonu." dedi. Tabi ben boş dururmuyorum 'telefon numarayı gösteriyor ondan açmadım' dedim. Tabi oda bana bitmek tükenmek bilmeyen yoğun sevgisinden dolayı "o zaman bende başka numarayla ararım." dedi.* Ah ah şu yaptıklarıma bak Ecem, Kerem'le yeni yeni görüşürken böylemiydim ben. 1 sene önce yavru karga: Ecem niye beni aramıyorsun, Ecem boşver Kerem'i benimle görüş. Ne pislik bir insanım ben, işte bencilim. Umarım Kerem bu yazıyı okumaz Joshua. Fakat ne kadar dayanabilirdi ki tabi ne varsa bende var. 13 yıl geçmiş daha ohhooo ömür boyu böyle devam eder. Ne diyordum iyice geyiğe vurdum tabi ben ne yaparsın anlatacak bir şeyin olmayınca geyik yap dur. Konuyu değiştiriyorum Şimdi Ayşegül mezunda oldu. Hakan Ankara'da aman ya ne bitmek bilmez çilemiz varmış pöf!. Ecemle Bağa oturup bunun için çözüm bile aramışlar. Anlayacağın iyice manyadık. Joshua sen neden bahsettiğimi anlamadın öyle değil mi? Boşver anlama böyle daha iyi. Biz sözde bugün Ecem'le Kadıköy' e gidecektik ama ne mümkün. Benim şu bitmek bilmez panik ataklarım... Yola çıkamaz oldum. İtalya'da ne yapıcam hadi hayırlısı. Neyse Kerem'de benim gibide Ecem bu duruma alışkın. Ne kadar çok "neyse" kullanıyorum ben. Her şeyi ne kadar da çabuk boşvermişim ben. İç ses diyor ki: "Boşvermek ve sen hım... sen onu benim külahıma anlat". Aslında sonuna bebek koyarak kendimle Amerikan vari bir diyalog içerisine girebilirdim fakat bunu yapmayacağım. Sanırım yazımı bitirmenin, tamamlamanın ya da artık her neyse onu yapmanın zamanı geldi. Neymiş Joshua, ardım sıra ağlamak yokmuş. Hadi kendine iyi bak propolisini içmeyi unutma! Oldu mu? Sen bilmiyorsun değil mi? Anne karga beni arı ürünleriyle koruma altına aldı. 2 gün önce polen haplarını içmeye başladım birde arı sütü alacakmış. Artık sen bende ki zeka açılmasını gör. Umarım yazılarıma yansır bakarsın edebiyat parçalarım :P:D:D Görüşebilmek dileğiyle. Hoşçakal...

*Ecem bu yazıyı okuyacağını bildiğim için özellikle yazdım bu telefon görüşmesini nihahaha

2 yorum:

  1. Benimle geçen olağan günümüzü anlltığın için cok mesud oldum canım :)Ama keşke markette ki salak halimizide anlatsaydın ordan kendimi salak lise kızlarının heycanına sahip hissettim :) neyse sana olan aşkımıda her yerde dillendirme biliyorsun ne kadar da olsa başım bağlı benım :D

    Neyse yavrucuğum çekilmez bı yanın oldugunu düşünsemde bu yazıyı begenerek okudum :) devamını beklerizz..

    YanıtlaSil
  2. Sen Kerem'den çok benimle vakit geçir o zaman daha çok anlatacak hikeyem olur ;) Kerem böyle şeyler yazıyor mu ki sorarım sana :P:D:D:D

    YanıtlaSil