22 Temmuz 2009 Çarşamba

floransa universitesi kutuphanesinden yavru karga selamlar Joshua' yi...

Joshua... Sanki bana seslendin gibi oldu hemen gelip bi' ne var ne yok diye kontrol edeyim dedim. Hissetmistim ben zaten cok agladigini o yuzden geldim yanina bak ben hic yariyolda birakmadim seni birakmamda ;) tamam geciyorum bu muhabbeti.



Bugun Sarah'la diye devam edecek olan cumlemi mahvettim. Klavyeyi devre disi biraktim kendimi tebrik ediyorum bu sebeple ac kapa yaptim ama o da nesi gel gorki acilsin. Bence bu bilgisayarlarin topluca benimle ilgili sorunlari var. Sonra yanda ki bilgisayara gectim bu seferde o sifreyi kabul etmedi cildiracaktim anlatamam. Ben sifre ile alakali olarak cildirirken benim katlettigimi sandigim bilgisayara bir cocuk gecti. Nilay'a ne olur su cocuktan yardim istede acsin su bilgisayari diye yakiniyordum. Nilay gicigi soylemem diye tutturuyordu. Cocuk cikti almak icin kalkti yerinden. Nilay'a "geceyim mi tekrar eski yerime" dedim cocuk diger tarafta Nilay guluyor falan filan neyse ciktisini alinca gittide eski yerime tekrar oturdum ve sana ayni yerden yaziyorum Joshua :) Bu arada nerede kalmistik... Him... Sarah diyordum, onunla merkezdeki Ingilizce kursuna gidecektim ama kendimi iyi hissetmedigim icin o yalniz gitti. Sarah burada eczacilik okuyor. Iranli ve orada Italyan Dili ve Edebiyati okumus. Dun aksam kalabaliktik hep birlikte Turkiye'den getirdiklerimden yedik. Yarinda manti partisi var ve cuma gununede bir parti ayarladik. Ilk basta zorlanirim diye dusunmustum ama her sey cok eglenceli ve keyifli geciyor. Serenayla oturup muhabbet ediyoruz. Ben ona Turkce kelimeleri o da bana Italyanca kelimeleri ogretiyor tabi bunun icin de ingilizceyi kullaniyoruz. Buradakilerle konusurken cok rahatim cunku yanlis soylediklerime aldirmiyorlar. Mesela kutuphaneye gelmeden once yemekhanedeydik. Orada Antonio ile tanistim onun ingilizcesi benimkinden beter. Fransizca biliyor musun dedi o daha acikliydi. Neyse ama anlastik mi? Anlastik. Kaynastik mi? Kaynastik. O zaman no problemo ;) Ayrica uzun zamandir gulmedigim kadar da cok guldum. Hani su karnina kirap girmesi gibi. Mevzu belki basit ve sacmaydi ama o kadar cok guldum ki... Oyle iste :) Birazdan Nilayla merkeze gidecegiz daha merkezi gormedim. Sinav haftasi oldugu icin pek gezemiyoruz. Dun Nilaylarin okuluna gittik. Fizik, kimya ve biyoloji fakultelerinin oldugu bolume gittik. Bir suru laboratuar vardi. Gercekten bizim okudugumuzun kat kat uzerinde bir egitim aliyorlar. Neyse moral bozmaya gerek yok. Simdi gitmek zorundayim. Joshua kendine iyi bak!

Hoscakal...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder