31 Ocak 2012 Salı

Şiir yazdıktan sonra bütün ergen duygularla ona başlık atmak çok fena.

Nerede saçma sapan insan var beni buluyor dışarıdan sorunlu ve ruhani boşluklar içinde yok oluyormuş gibi mi duruyorum? Nerede altın çağcı manyak, hadi dinimize yönelim tarzında yalnızlıklar içinde kavrulan insan var beni buluyor. Ben gayet kendi düşünce sistemi içinde mutlu bir insanım. Mesela bugünü en ruhani en mutlu kılan şey Umuttepe'nin dondurucu soğuğundan sıcacık eve gelip Emekcan ve Ecem'le kahvaltı yaparkan "Neşeli Günler" filmini seyretmekti. Yani işin özü şudur ki; beni rahat bırakın!

Şu anda Akçakoca konutlarında deli gibi yağan karın coşkusuyla yarın ki sınav iptal olur mu olmaz mı diye fikir yürütmekteyiz. Ayrıca akşam hangi filmi seyredeceğimiz de büyük bir merak konusu Şener Şen ile Arabesk mi yoksa Sean Penn ile I'm Sam mi? Konu itibariyle birbirinden çok ama çok alakasız olsa da seçtiğimiz bu filmler ikisi de candır sonuç olarak.

Facebook hesabımı dondurduğum şu günlerde hesabımı yeniden açmam konusunda çeşitli tehditler almaktayım. Fotoğraf ve yazılarda etiketlenemiyor olmam bu kadar kaos yaratmamalı bence.

Sevgili Emekcan karşımda organik kimya çalışarak vicdanımı sızlattığını sanıyorsan yanılırsın şayet tüm bilincim akşam Peyda'nın yapacağı künefeye kilitli. Hayaliyle yaşıyorum resmen. Künefeeeeeeeeeeeeeeee!

Son olarak Ankara'da -5 derecede çalışan her fırsatta bana "tabi sen sıcacık evdesin" diyen sevdiceğime seslenmek istiyorum, bende üşüyorum valla.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder